Yenidoğan Çetesi Davası... İYİ Parti Grup Başkanvekili Çömez'den müdahillik talebi...

TAKİP ET

Yenidoğan Çetesi Davası'nın görüldüğü Bakırköy Adliyesi önünde bir açıklama yapan İYİ Parti Grup Başkanvekili Turan Çömez, davaya müdahil olmak için başvuruda bulunduklarını açıkladı. Çömez, "Bütün Türkiye'ye feryat ediyorum, isyan ediyorum, haykırıyorum ve yalvarıyorum, kayıtsız kalmayın bu sürece. Çünkü elimde dünya kadar katledilmiş çocukların belgesi var. Diyorum ki TBMM'de beni bu davaya müdahil olarak kabul edin, belgeleri size vereyim. Bugün buraya geldim ve müracaatta bulunduk. Adalet yerini bulsun, isterse kıyamet kopsun" dedi.

(İSTANBUL) - Yenidoğan Çetesi Davası'nın görüldüğü Bakırköy Adliyesi önünde bir açıklama yapan İYİ Parti Grup Başkanvekili Turan Çömez, davaya müdahil olmak için başvuruda bulunduklarını açıkladı. Çömez, "Bütün Türkiye’ye feryat ediyorum, isyan ediyorum, haykırıyorum ve yalvarıyorum, kayıtsız kalmayın bu sürece. Çünkü elimde dünya kadar katledilmiş çocukların belgesi var. Diyorum ki TBMM’de beni bu davaya müdahil olarak kabul edin, belgeleri size vereyim. Bugün buraya geldim ve müracaatta bulunduk. Adalet yerini bulsun, isterse kıyamet kopsun" dedi.

İYİ Parti Grup Başkanvekili Turan Çömez, Yenidoğan Çetesi Davası'nın görüldüğü Bakırköy Adliyesi önünde akşam saatlerinde bir açıklama yaptı. Elindeki bilgi ve belgeleri sunmak için davaya müdahil olma talebinde bulunduklarını belirten Turan Çömez, sürecin Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'nun başbakanlığı dönemine uzandığını belirterek şunları anlattı:

"2016’da sayın Davutoğlu’nun eşi Sare Hanım, benim de meslektaşım, tanıdığım bir doktor arkadaşım bir ihbar alıyor. Kendisine diyorlar ki, bazı hastanelerde, Kanuni Sultan Süleyman Eğitim Hastanesi'nde çeteler var ve bu çetelerin özel hastanelerde uzantıları var, devleti soyuyorlar diyor. Sare Hanım zamanın başbakanı Davutoğlu’na bu konuyla ilgili bilgi veriyor. Davutoğlu da gereğini yapıyor ve bununla ilgili bir soruşturma başlatılıyor. Soruşturma başlatıldıktan sonra son derece vahim bir tablo ortaya çıkıyor. Evet bu hastanelerde çeteleşme vardır, evet bunların özel hastanelerde uzantıları vardır, evet SGK soyuluyor. Rapor elimde ve bu raporu Türkiye’ye ilk defa ben duyurdum. Rapor açıkça şunu söylüyor; SGK soyuluyor, devlet soyuluyor, bebekler yanlış tedavi ediliyor. Ve en son şunu söylüyor, bununla ilgili bir soruşturma başlatılsın, mutlaka dava açılsın. İşte burada bir el devreye giriyor ve bu rapor kapatılıyor. Ancak, bir şey oluyor.

"Sayın Bakan, niye bu dosyanın örtülmesine göz yumdun? Haberin mi yoktu, yoksa birilerinden korktun mu?"

Burada Sağlık Bakanı’na açık çağrı yapıyorum. Elimde raporu yok ama bilgisi var. Bu hastanelerde çalışan 50 doktora ceza veriliyor. O dönemde (İstanbul) İl Sağlık Müdürü kim? Bugünkü Sağlık Bakanı. Bir kaç kere sordum cevap alamadım. Bir daha sizin huzurunuzda sormak istiyorum. Sayın Bakan, sen İstanbul İl Sağlık Müdürü'yken, bu ihbar sana yapılmışken, bu teftiş raporu senin önüne konmuşken ve açıkça çeteler bu soygun düzeni, çocukların katledilmesi sana rapor edilmişken niye bununla ilgili gereğini yapmadın? Niye bu dosyanın örtülmesine göz yumdun? Haberin mi yoktu, yoksa birilerinden korktun mu? Yoksa işin arkasında başka bir şey mi var?"

Konuyla ilgili soru önergesine yanıt verilmediğini anımsatan Çömez şöyle devam etti:

"Sorumluluk sahipleri hesap verirler. Millet hesap sorar. Millet kendi adına hesap soracak vekilleriyle hesap sorar. Biz de bunlardan bir tanesiyiz. 2024 Mayıs ayı, bir soru önergesi verdim Sağlık Bakanı'na. Dedim ki, bakın bu hastanelerde çocuklar öldürülüyor, hastanenin adını verdim, Reyap dedim. Dedim ki, SGK soyuluyor, çocuklar öldürülüyor, Allah aşkına nedir bu iş üstüne gidelim. Benim şu aziz millet adına sormuş olduğum bu soru önergesine bir tek satır cevap vermedi. Anayasa diyor ki, milletvekilinin sorduğu soru önergesine 2 haftada cevap vermek zorundasın diyor. Umurunda değil, cevap vermedi."

"Feryat ediyorum, isyan ediyorum, haykırıyorum ve yalvarıyorum"

Çömez, Yenidoğan Çetesi Davası'na müdahil olma talebiyle ilgili de şöyle konuştu:

"Bütün Türkiye’ye feryat ediyorum, isyan ediyorum, haykırıyorum ve yalvarıyorum, kayıtsız kalmayın bu sürece. Çünkü elimde dünya kadar katledilmiş çocukların belgesi var. Daha nasıl söyleyeyim. Diyorum ki TBMM’de beni bu davaya müdahil olarak kabul edin, belgeleri size vereyim. Bugün buraya geldim ve müracaatta bulunduk. Adalet yerini bulsun, isterse kıyamet kopsun. Lütfen müdahil olmamıza izin verin."