TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu... Menzil tarikatında yaşananlara işaret eden Okan Konuralp'ten Diyanet'e tepki: "Kendi aralarında cemaat mahkemesi kurup, hüküm tesis etmeye çalışıyorlar, Diyanet susuyor"

TAKİP ET

CHP Ankara Milletvekili Okan Konuralp, Cumhurbaşkanlığı bütçesinin görüşüldüğü Plan ve Bütçe Komisyonu'nda Cumhurbaşkanlığına bağlı Diyanet İşleri Başkanlığı'na eleştilerde bulundu. Menzil tarikatında yaşananlara işaret eden Konuralp, 'Menzil'de yaşanan post kavgasını, miras hukukunun ya da 'kardeşler arasında anlaşmazlık' diyerek örneğin aile hukukunun konusu olarak mı kabul ediyor? Adamlar din üzerinden sağladığı zenginliği paylaşamıyor. Post mücadelesine büründürülmüş kavgalarının tam ortasında din, iman, tasavvuf, sofi, gavs diyerek sağlanmış milyarlarca dolarlık malın, mülkün kavgası var, Diyanet susuyor. Kendilerini, müritlerine her derdin devası olarak gösteren bu miras kavgacıları, nedense söz konusu malın, mülkün paylaşımı olunca birbirlerine ağızlarına alınmayacak sözlerle saldırıyor. Üstelik mal, mülk kavgasını bile dinle perdeliyorlar. Kendi aralarında cemaat mahkemesi kurup, birbirlerine hüküm tesis etmeye çalışıyorlar, Diyanet susuyor, ses çıkarmıyor' dedi.

(TBMM) -  CHP Ankara Milletvekili Okan Konuralp, Cumhurbaşkanlığı bütçesinin görüşüldüğü Plan ve Bütçe Komisyonu'nda Cumhurbaşkanlığına bağlı Diyanet İşleri Başkanlığı'na eleştilerde bulundu. Menzil tarikatında yaşananlara işaret eden Konuralp, “Menzil’de yaşanan post kavgasını, miras hukukunun ya da 'kardeşler arasında anlaşmazlık' diyerek örneğin aile hukukunun konusu olarak mı kabul ediyor? Adamlar din üzerinden sağladığı zenginliği paylaşamıyor. Post mücadelesine büründürülmüş kavgalarının tam ortasında din, iman, tasavvuf, sofi, gavs diyerek sağlanmış milyarlarca dolarlık malın, mülkün kavgası var, Diyanet susuyor. Kendilerini, müritlerine her derdin devası olarak gösteren bu miras kavgacıları, nedense söz konusu malın, mülkün paylaşımı olunca birbirlerine ağızlarına alınmayacak sözlerle saldırıyor. Üstelik mal, mülk kavgasını bile dinle perdeliyorlar. Kendi aralarında cemaat mahkemesi kurup, birbirlerine hüküm tesis etmeye çalışıyorlar, Diyanet susuyor, ses çıkarmıyor” dedi.

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, Cumhurbaşkanlığı ile bağlı ve ilgili kuruluşların 2025 yılı bütçesi görüşülüyor.

Komisyonda konuşan CHP Ankara Milletvekili Milletvekili Okan Konuralp, Cumhurbaşkanlığına bağlı Diyanet İşleri Bakanlığı’nı eleştirdi ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'a sorular yöneltti.

Menzil tarikatında yaşananlara işaret eden Konuralp, şöyle konuştu:

"Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımız, bütçe sunuş konuşmanızın Diyanet İşleri Başkanlığı bölümünde Başkanlıkla ilgili 'Din istismarıyla mücadele etmek amacıyla faaliyet göstermek' değerlendirmesi yapmıştınız. Diyanet İşleri Başkanlığı da geçtiğimiz günlerde benzer bir değerlendirmede bulundu, 'Başkanlığımız, dinî değerler üzerinden insanları aldatarak menfaat sağlamaya yönelik bütün yapılara karşı mücadelesine kararlılıkla devam edecektir" demişti açıklamasında. Sizin ve Başkanlığın yaptığı bu değerlendirmelere elbette hiçbir itirazım yok, bütünüyle katılıyorum.

"Diyanet, Menzil'i nereye koyuyor"

Fakat dinî değerler üzerinden insanları aldatarak menfaat sağlamaya yönelik bütün yapılarla mücadele edeceğini ifade eden Diyanet, örneğin Menzil'i nereye koyuyor? Menzil'de yaşanan post kavgasını, miras hukukunun ya da "kardeşler arasındaki anlaşmazlık" diyerek örneğin aile hukukunun konusu olarak mı kabul ediyor? Adamlar dinî değerler üzerinden sağladıkları zenginliği paylaşamıyor, post mücadelesine büründürülmüş kavgalarının tam ortasında 'din' diyerek, 'iman' diyerek, 'tasavvuf' diyerek, 'sofi' diyerek, 'gavs' diyerek sağlanmış milyarlarca dolarlık malın mülkün paylaşım kavgası var, Diyanet susuyor.

Kendilerini müritlerine her derdin devası olarak gösteren bu miras kavgacıları nedense söz konusu malın mülkün paylaşımı olunca birbirlerine ağza alınmayacak sözlerle saldırıyorlar. Üstelik mal mülk kavgasını bile dinle perdeliyorlar. Kendi aralarında cemaat mahkemesi kurup birbirlerine hüküm tesis etmeye çalışıyorlar ama dediğim gibi Diyanet susuyor, tek ses çıkarmıyor.

Kusura bakmayın Sayın Başkan, sizi tenzih ederek söylüyorum, 'din istismarıyla mücadele etmek amacıyla faaliyet göstermek' gibi süslü cümleler kuruluyor ama peki nerede mücadele, neden konuşulmuyorlar? Yani siz Menzil'de olanları ya da buradaki birçok arkadaş Menzil'de olanları bir din istismarı olarak görmüyor olabilirsiniz ancak Menzil'de yaşananlara atfen vurgulamak isterim ki -isteyen istediği gibi inanır, inanmaz, o kişinin kendi özgür iradesine bağlı- insanların inanç pratikleri üzerinden sağlanan her türden gücün, her türden servetin ve bu güce, bu servete bağlı iktidar ilişkilerinin, iktidar biçimlerinin hiç kimseye faydası yoktur. Bireye de topluma da devlete de faydası yoktur. Diyanet'in bu konudaki, bu bağlamdaki sessizliğini kabul etmek mümkün değildir.

"Altıkulaç'tan, Yazıcıoğlu'ndan, Bardakoğlu'ndan geldiğiniz nokta Ali Erbaş seviyesidir; çok hazin bir tablo"

Sayın Yılmaz, Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Sayın Martı da burada, bir başka konuya da değinmek istiyorum. Az önce Sayın Mahmut Tanal kendisine doğrudan bir saldırının muhattabı olması vesilesiyle konuyu gündeme getirdi. Öncelikle, geçtiğimiz yıl yaptığım benzer bir değerlendirmeyi tekrara düşmeden yenileyerek başlamak isterim. Sayın Yılmaz, siz Tayyar Altıkulaç, Sait Yazıcıoğlu gibi eski Diyanet İşleri Başkanlarından parlamenter bakan çıkardınız, Diyanet gibi bir Kurumu Ali Bardakoğlu gibi isme yönettirdiniz ki Bardakoğlu'nun Kuramer'de yaptıkları ortada. Altıkulaç'tan, Yazıcıoğlu'ndan, Bardakoğlu'ndan geldiğiniz nokta Ali Erbaş seviyesidir; çok hazin bir tablo. Seviye bu olunca bizzat Diyanet mensubu kimi isimler bu ülkenin müftüsüne bile -tabirimi bağışlayın- racon kesiyor, Diyanet'ten ses çıkmıyor. Yalanlarının bini bir para.

Örneğin, bu Halil Konakçı denen zat bu pervasızlığını, bu şımarıklığını, bu sığ dini birikimine aldırmaksızın önüne gelene saldırma gücünü nereden alıyor? Hiç rahatsız olmuyor musunuz? Ben biliyorum ki siz Mustafa Öztürk'ün, İsrafil Balcı'nın, Mehmet Okuyan'ın, İlhami Güler'in, Sönmez Kutlu'nun arkadaşızsınız; onların birçoğuyla oturup kalkmışsınız, sohbet diyorsunuz. Onların kitaplarının kütüphanenizde olduğunu biliyorum ama bu arkadaş, bu arkadaşta cisimleşmiş bu hal, bu din dili, bu din üslubu sizi hiç rahatsız etmiyor mu? Bu sürdürülebilir bir şey mi? Üstelik, Diyanet'in memuru olan bu zat, bu zatta cisimleşmiş bu kötücül dil hiç mi rahatsız etmiyor? Sayın Martı'yı da rahatsız etmiyor mu? Elinde 'ehlisünnet' kavram adı altında bir kılıca dönüşmüş bir şey var, ehlisünneti kendisi gibi yorumlamayanlara bile saldırıyor."

Okan Konuralp, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'a ayrıca " MİT teşkilatının DAEŞ'in yurt içindeki vatandaşlarımıza yönelik saldırılarını engellediğine yönelik ifadeniz oldu. Kaç saldırıyı engellemiştir yurt içindeki gayrimüslim vatandaşlarımıza yönelik? Bununla ilgili veri paylaşırsanız sevinirim" sorusunu yöneltti.