Selçuk Belediye Başkanı Sengel: Çocukların eğitim alabilmesini engelleyebilecek hiçbir noktada tasarruf olması mümkün değil
Efes Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, tasarruf gerekçesiyle eğitimden yapılan mali kısıtlamalara tepki göstererek 'Eğitimin hiçbir noktasında ne taşıma noktası ne temizlik noktası ne de çocukların eğitim alabilmesini engelleyebilecek hiçbir noktada tasarruf olması mümkün değil. Hele ki tasarruf edilmeyen onca lüks harcamaları varken bunu kabul etmemiz mümkün değil' dedi.
Haber: TENZİLE AŞÇI Kamera: ÖZGÜR ŞENGÜL
(İZMİR) - Efes Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, tasarruf gerekçesiyle eğitimden yapılan mali kısıtlamalara tepki göstererek “Eğitimin hiçbir noktasında ne taşıma noktası ne temizlik noktası ne de çocukların eğitim alabilmesini engelleyebilecek hiçbir noktada tasarruf olması mümkün değil. Hele ki tasarruf edilmeyen onca lüks harcamaları varken bunu kabul etmemiz mümkün değil” dedi.
Yeni eğitim öğretim yılının başlamasıyla birlikte okullarda temizlik ve güvenlik sorunu ile taşımalı eğitime ilişkin tartışmalar sürüyor. Eğitimde yaşanan sorunlara ilişkin değerlendirmelerde bulunan Efes Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, taşımalı eğitimin kaldırılmasını ‘kabul edilemez’ olarak nitelendirdi. Sengel, şunları söyledi:
“Çocukların eğitimden bu kadar uzaklaştırılmaya çalışılması, kabul edilemez”
“Okul için hep ‘En iyi okul, çocuğa en yakın okul’ derler. 4+4+4 eğitim sistemiyle başlayan daha sonrasında köylerin mahalleye dönmesiyle, köy okullarının kapanmasıyla başlayan ve ne yazık ki taşımalı eğitimle de sonuçlanan bir sistemin sonuçları bunlar aslında bakarsanız. 2019 yılından beri Selçuk Belediyesi olarak köyler mahalleye döndükten sonra ve oradaki okullar kapandıktan sonra çocukları artık merkeze taşıyoruz. Bu sistemi nasıl yapıyoruz? Bize de yetki vermediler o dönemde. Milli Eğitim Bakanlığı servis çekmemiz için yetki vermedi. ‘Siz bir şekilde ihale çıkın. Biz ücretini ödeyelim’ dedik. Onun da uygun olmadığını söyledi ve biz 2019 beri aslına bakarsanız bir yöntem geliştirdik. Geliştirmiş olduğumuz bu yöntemde çocukların ailelerine yol masraflarını birebir teslim ederek onların merkeze gelmesini sağlıyoruz. Ancak gelinmiş olan bu noktada halihazırda hala köy olan ya da kendi yerleşim yerlerine çok uzak noktalarda taşımalı eğitimin sonucu olarak eğitimden mahrum kalmaları söz konusu çocukların. Bunun kabul edilebilir hiçbir tarafı yok. Çünkü en iyi okul size en yakın okuldur ve ulaşabildiğinizdir. Çocukların eğitimden bu kadar uzaklaştırılmaya çalışılması, kabul edilemez.”
“Tasarruf edilmeyen onca lüks harcamaları varken bunu kabul etmemiz mümkün değil”
Okullarda devam eden temizlik sorununa da değinen Sengel, devlet kurumlarındaki lüks harcamalara dikkat çekerek şunları kaydetti:
“Son zamanlarda yapılmış olan işlemler dahilinde okulların temizlenememesi, velilerin okullara gidip temizlik çalışmalarını yapmaya çalışması, hele ki pandemiden daha yeni çıkmışız ve salgın hastaların bu kadar fazla olduğu noktalarda kabul edilmesi mümkün değil. Eğitimin hiçbir noktasında ne taşıma noktası ne temizlik noktası ne de çocukların eğitim alabilmesini engelleyebilecek hiçbir noktada tasarruf olması mümkün değil. Hele ki tasarruf edilmeyen onca lüks harcamaları varken bunu kabul etmemiz mümkün değil. CHP’li belediyeler olarak da çocukların eğitim hakkını kendi haklarını onlara verebilmek ve kolaylaştırabilmek için elimizden gelen her şeyi yapıyoruz ve yapmaya da devam edeceğiz.”
“Her şeyin sonucunu ve kötü sonuçlarını halka yaşatmaya çalışıyorsunuz demektir”
Tasarrufla birlikte gündeme gelen belediyelerin SGK borçlarının ve Gelir İdaresi Başkanlığı’nca alınan kararla belediyelere destek olarak verilen İller Bankası gelirlerinde kesinti yapılmaya başlamasını da yorumlayan Sengel, tahsilatın belediyelerden değil halkın cebinden yapıldığını belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Belediyeler, tüm vatandaşların hatta global olarak bütün vatandaşların en kolay ulaşabilecekleri kamu kurumlarıdır. En rahat iletişime geçebilecekleri, yardım taleplerini en rahat ifade edebilecektir ve doğal olarak da en hızlı şekilde onlara geri dönüşü sağlayacaklar kamu kurumlarıdır. Bu kamu kurumlarının kollarını kanatlarını vergi borçlarıyla, sigorta borçlarıyla kesmeye çalıştığımız sürece yapmaya çalıştığınız şey belediyelerden tahsilat değil, halkın cebine koymaya çalıştığınız paranın tahsilatı ya da halktan bir şekilde bunların geri alınması anlamı taşır. Yani belediyelere yapılan her türlü borca dair baskı ya da mali ve ekonomik baskı aslına bakarsanız halkın eline cebinize atmaktan başka bir şey ifade etmez. Bu noktada hem eğitim anlamında hem de diğer bütün ekonomik koşullar bu kadar felaketten sosyal yardım anlamında, yemek anlamında hepsine engel olmaya çalışıyorsunuz demektir ki aslında bütün her şeyin sonucunu ve kötü sonuçlarını halka yaşatmaya çalışıyorsunuz demektir. Bunlara ilişkin olarak biz ne yapıyoruz? Aslına bakarsanız resmen sudoku bilmecesi çözermiş gibi oradan oraya bir yöntem bulmaya çalışıyoruz. Çünkü amacımız hizmet etmeye devam edebilmek ve halkın bu ekonomik buhrandan sağlıklı ve sağ çıkabilmesini sağlamak. Ne velilerin ne de çocukların endişe duymasını sağlayabilecek olan bütün enkazların hepsini elimizden geldiğince ortadan bertaraf etmeye çalışıyoruz. Kendi ilçemizde bununla ilgili olan bütün koşulların hepsi sonuna kadar zorluyoruz.”