Kurtulmuş: " Türkiye'nin önündeki en önemli sorumluluk, anayasa değişikliği ve Meclis'in iç işleyişinin güçlendirilmesidir"

TAKİP ET

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş Brezilya dönüşü uçakta gazetecilere açıklamalarda bulundu. Kurtulmuş, ABD seçimlerini, yeni anayasa girişimlerini, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin PKK terör örgütü lideri Abdullah Öcalan açıklamalarını ve erken seçim tartışmalarını değerlendirdi.

(ANKARA) - TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş Brezilya dönüşü uçakta gazetecilere açıklamalarda bulundu. Kurtulmuş, ABD seçimlerini, yeni anayasa girişimlerini, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin PKK terör örgütü lideri Abdullah Öcalan açıklamalarını ve erken seçim tartışmalarını değerlendirdi.

G20 Parlamento Başkanları Zirvesi sonrası yeni anayasa girişimine ilişkin açıklamalarda bulunan Kurtulmuş, "Yeni anayasa sürecini açık ve şeffaf bir şekilde, toplumun farklı kesimlerinin görüşlerinin alındığı bir ortamda yönetmek istiyorum" dedi. MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin PKK Terör örgütü lideri Abdullah Öcalan hakkında yaptığı açıklamalar için ise "terörle mücadeledeki adımların milli iradeye dayalı olması ve Meclis çatısı altında yapılması gerektiğini düşünüyorum" ifadelerini kullandı.

Kurtulmuş'un açıklamalarından öne çıkanlar şöyle; 

"G20 Parlamento Başkanları Zirvesi'nde çok verimli bir süreç geçirdik. İlk günkü konuşmamda, ilk defa uluslararası bir platformda, İşgalci İsrail’in BM üyeliğinin askıya alınmasını önerdik. İkinci günkü oturumda ise, BM ve diğer uluslararası kuruluşların siyasal ve finansal eşitsizliklere çözüm üretme konusunda yetersiz kaldığını belirttik ve küresel bir yeniden yapılanma çağrısı yaptık. Gazze ile ilgili olarak da zirve bildirgesine bir paragraf eklenmesi için girişimde bulunduk ancak bazı ülkelerin itirazları nedeniyle bu öneri kabul edilmedi. Bu tür platformlarda ortak bir görüş oluşturmak kolay değil ama Türkiye’nin görüşlerini sonuç bildirgesine yansıttık.

"FETÖ’nün ABD’deki varlığı Türkiye için büyük bir güvenlik sorunu"

Kim seçilirse seçilsin, Türk-Amerikan ilişkilerinde köklü bir değişim olacağını sanmıyorum. Türk-Amerikan ilişkileri, her zaman inişli çıkışlı oldu. Trump’ın ikinci döneminde, Orta Doğu’daki Amerikan varlığını azaltma eğiliminin devam etmesini bekliyorum. Amerika, bölgedeki stratejik ortaklarını seçerken, Türkiye ile mi yoksa bazı terör örgütleriyle mi işbirliği yapmayı tercih edeceğini değerlendirecek. Ayrıca, FETÖ’nün ABD’deki varlığı Türkiye için büyük bir güvenlik sorunu. Bu konuda atılacak adımlar ilişkileri daha sağlıklı bir zemine taşıyabilir.

"CHP de dahil olmak üzere, tüm siyasi partilerin anayasa sürecine katkı sağlaması gerekir"

Yeni anayasa sürecini açık ve şeffaf bir şekilde, toplumun farklı kesimlerinin görüşlerinin alındığı bir ortamda yönetmek istiyorum. Anayasa müzakereleri çok zorlu bir süreç, ama imkansız değil. Türkiye Büyük Millet Meclisi, anayasa yapmak için çok daha yetkin bir yer. Halkın %95’i bu Meclis’te temsil ediliyor ve 14 siyasi parti bulunuyor. Bu kadar çok sesli bir parlamentoda anayasa müzakereleri yapılabilirse, halkın ortak iradesini yansıtan bir metin ortaya çıkar. CHP de dahil olmak üzere, tüm siyasi partilerin anayasa sürecine katkı sağlaması gerekir. Bu, bir fırsat olabilir. Ancak bu süreçte şunu da unutmamak lazım, her parti anayasa değişikliği için kendi görüşlerini ortaya koymuş durumda. Ben de tüm parti programlarını okudum, hepsi de anayasa değişikliğini ya da köklü değişiklikleri savunuyor.

"Bahçeli’nin açıklamaları terörün sona erdirilmesi yönünde bir kararlılığı yansıtıyor"

Bölgemizdeki iç karışıklıklar ve terör, emperyalist güçlerin müdahaleleriyle daha da derinleşti. Bu güçler, bölgeyi bölerek yönetmeye çalışıyorlar. Türkiye olarak bizim bu oyunları görmemiz, terörle mücadelede kararlı olmamız gerekiyor. Bizim sorumluluğumuz, bölgedeki çatışmaları derinleştirmek yerine, barışı, entegrasyonu ve işbirliğini güçlendirmektir. Türkiye yıllardır terörden büyük bedeller ödedi. Terörle mücadele, ülkenin güvenliği ve huzuru için birincil öncelik olmalıdır. Bahçeli’nin açıklamaları, bu konuda terörün sona erdirilmesi yönünde bir kararlılığı yansıtıyor. Ancak, terörle mücadeledeki adımların milli iradeye dayalı olması ve Meclis çatısı altında yapılması gerektiğini düşünüyorum. Bir eli silahta, bir eli sandıkta siyaset olmaz. Türkiye’nin bu terör sorununu çözme gücü vardır ve milletin arasında ayrılık yaratmak isteyenlere karşı birleşmeliyiz.

"Erken seçim konuşmak şu an için anlamsız"

Türkiye’de şu anda bir erken seçim gündemi yok. Türkiye Cumhuriyeti parlamentosu seçilmiş ve görev süresi 2028 yılına kadar devam edecektir. Cumhurbaşkanının görevi de aynı şekilde 2028'e kadar sürecektir. Erken seçim konuşmak şu an için anlamsız. Türkiye’nin şu anda önündeki en önemli sorumluluk, anayasa değişikliği ve Meclis’in iç işleyişinin güçlendirilmesidir. Bu konuda tüm siyasi partilere büyük sorumluluklar düşüyor. Erken seçim tartışmaları, halkın verdiği sorumlulukla çelişiyor. Bu süreçte, partilerin birlikte çalışarak Türkiye’nin geleceği için adımlar atması gerekir."