Gökhan Günaydın: "Ali Yerlikaya, demokratik protestomuzla bunun nasıl bir duygu olduğunu azıcık anladıysa belki demokrasimiz adına olumlu bir durum olabilir"
CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, TBMM Genel Kurulu'nda; Plan ve Bütçe Komisyonu'nda İçişleri Bakanlığı'nın 2025 yılı bütçe görüşmeleri öncesinde yaşanan "kayyum protestosuna" ilişkin, "Bugün Ali Yerlikaya, bu demokratik protestomuzla bunun nasıl bir duygu olduğunu azıcık anladıysa bu, belki demokrasimiz adına olumlu bir durum olabilir" dedi.
(TBMM)- CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, TBMM Genel Kurulu’nda; Plan ve Bütçe Komisyonu’nda İçişleri Bakanlığı'nın 2025 yılı bütçe görüşmeleri öncesinde yaşanan "kayyum protestosuna" ilişkin, "Bugün Ali Yerlikaya, bu demokratik protestomuzla bunun nasıl bir duygu olduğunu azıcık anladıysa bu, belki demokrasimiz adına olumlu bir durum olabilir" dedi.
CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, TBMM Genel Kurul'da yaptığı konuşmada, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın talimatı ile milletvekillerinin Esenyurt Belediyesi'ne alınmadığını hatırlatarak, "Ben bu partinin grup başkanvekiliyim, milletvekilliyim, dokunulmazlığım var. 4 Kasım'dan 15 Kasım'a kadar, 11 gün boyunca ben de dahil olmak üzere milletvekili arkadaşlarımızın Esenyurt Belediyesine girişi polis tarafından engellendi" dedi. Günaydın, şöyle devam etti:
"O Ali Yerlikaya bugün Plan ve Bütçe Komisyonu’na geliyor. Onu milletvekili arkadaşlarımız karşılıyorlar, 'Bizi, milletvekillerini 11 gün boyunca belediyeye sokmama emrini siz verdiniz; bunun hangi kanuna dayandığını bize açıklayın, bunun duygusunu yaşayın.' Arkadaşlarımız 30 saniyelik, 1 dakikalık bir müzakere yapmaya niyetleniyorlar İçişleri Bakanı keşke milletvekili olsaydı, Meclis'in dinamiğini bilseydi, Meclis'e saygı duysaydı İçişleri Bakanı milletvekillerini itekleyerek, kamerayı tokatlayarak içeriye girmeye gayret ediyor ve giriyor da. Üstelik de bunu basına 'barbarlık' 'vahşetlik' 'eşkıyalık' gibi anlatıyorlar; burada da bunu söyleyen insanlar oldu. Ben şimdi soruyorum, milletvekilini Esenyurt Belediyesi'nin önünde kanunsuz emirle 11 gün boyunca... Polis ile vatandaşı karşı karşıya getiren kanunsuz emrin sahibine Meclis’in İçişleri Komisyonu’nda bir dakika bunun nedenini sormak, bunun hesabını sormak eşkıyalık oluyor da o kanunsuz emri vermek eşkıyalık olmuyor; öyle mi?"
Abdülhamit Gül: "CHP'li bazı milletvekillerinden özür bekliyoruz"
AK Parti Grup Baykanvekili Abdülhamit Gül ise yaşanan olayın "Meclis'e yakışmayan" görüntüler olduğunu belirterek "CHP'li bazı milletvekillerinin hem partimizden hem hükümetimizden bu tavırla ilgili özür dilemesini bekliyoruz" dedi. Gül, olayın içtüzük ihlali olduğu belirterek, "Meclis çalışmaları kapsamındaki bir faaliyetin, bir yasama faaliyetinin ve esas itibarıyla da bir yürütme temsilcisinin millete hesap verme adına, bilgi verme adına yapmış olduğu bir çalışmanın engellenmeye çalışılması içtüzüğün de ihlalidir" dedi.
"Çiğnenen Anayasa'dır, önce buna bir bakacağız"
Gökhan Günaydın, Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş'a da seslendi. Günaydın, şunları söyledi:
"CHP Genel Başkanı'na anında ettiğiniz telefon ve 'İçişleri Bakanının muhatap kaldığı muamele' dediğiniz şey yani atanmış bir İçişleri Bakanı'nı seçilmiş milletvekillerinin, dokunulmazlıkları olmasına rağmen neden polis tarafından engellendiklerine yönelik bir dakikalık soru sormaları ve engelleme çabalarına gösterdikleri duyarlılığın onda birini haklarını savunmak zorunda kaldıkları, zorunda oldukları milletvekillerinin Esenyurt Belediyesi kapısında Emniyet amirleri ve polisler, kolluk kuvvetleri tarafından kanunsuz emirle engellenmesine aynı duyarlılığı gösterseydi. O telefonu İçişleri Bakanı’na açsaydı, İstanbul Valisi’ne açsaydı, 'Nasıl olur da milletvekillerini engellersiniz' derdi. Bugün Ali Yerlikaya bu demokratik protestomuzla bunun nasıl bir duygu olduğunu azıcık anladıysa bu, belki demokrasimiz adına olumlu bir durum olabilir. Dolayısıyla ben herkesi demokrasi içerisinde, hukuk içerisinde olmaya ve davranmaya davet ediyorum. Bu içtüzük de hepimizin, bu Anayasa da hepimizin. Dolayısıyla çiğnenen Anayasa'dır, önce buna bir bakacağız, ondan sonra devam edeceğiz."