CHP İzmir İl Başkan Yardımcısı Bektaş: İktidar, politikalarına öğretmenlik mesleğini itibarsızlaştıran uygulamalarla devam etmektedir

TAKİP ET

CHP İzmir İl Başkanlığı, 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla öğretmenlerin yaşadığı sorunlara dikkat çekti. İl Başkan Yardımcısı Ali Bektaş, '22 yıllık AKP iktidarında eğitim sistemi yerle bir edilmiş, öğretmenlerimizin var olan sorunlarına her geçen gün yenileri eklenmiştir. İktidar, politikalarına öğretmenlik mesleğini itibarsızlaştıran uygulamalarla devam etmektedir' dedi. Atanamayan öğretmen sayısının 1 milyonu yaklaştığını kaydeden Bektaş, mülakat uygulamasının kaldırılmamasını eleştirdi.

(İZMİR) – CHP İzmir İl Başkanlığı, 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla öğretmenlerin yaşadığı sorunlara dikkat çekti. İl Başkan Yardımcısı Ali Bektaş, “22 yıllık AKP iktidarında eğitim sistemi yerle bir edilmiş, öğretmenlerimizin var olan sorunlarına her geçen gün yenileri eklenmiştir. İktidar, politikalarına öğretmenlik mesleğini itibarsızlaştıran uygulamalarla devam etmektedir” dedi. Atanamayan öğretmen sayısının 1 milyonu yaklaştığını kaydeden Bektaş, mülakat uygulamasının kaldırılmamasını eleştirdi.

CHP İzmir İl Başkanlığı, 24 Kasım Öğretmenler Günü kapsamında basın toplantısı düzenledi. basın açıklaması düzenledi. İl Başkanlığı’nda düzenlenen programda açıklamayı, Milli Eğitimden Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Ali Bektaş yaptı.

Bektaş, eğitimdeki sorunlara değindiği açıklamasında, 2023 seçimleri öncesinde söz verilmesine rağmen mülakat uygulamasının kaldırılmadığını ve milyonlarca öğretmenin mağdur olduğunu hatırlattı.

“Eğitim, toplumumuzun vazgeçilmez, en önemli değerlerinden biridir”

Rakamlarla toplumun büyük bir kısmının eğitimle doğrudan ya da dolaylı olarak ilişiği olduğunu belirten Bektaş, şunları söyledi:

“Öğretmenler, en değerli varlıklarımız olan çocuklarımızı emanet ettiğimiz kişilerdir. Öğretmenler, toplumu aydınlatan, çocuklarımızı hayata hazırlayan ve onlara yol gösteren vazgeçilmezlerimizdir. Ülke genelinde 75 bin 467 okul, bu okullarda 18 milyon 710 bin 265 öğrenci, 1 milyon 168 bin 896 öğretmen bulunmaktadır. Okul öncesinden yükseköğretime kadar yaklaşık 27 milyon öğrencimiz vardır. Aileleri ile birlikte düşünüldüğünde neredeyse toplumumuzun tamamı eğitimle ilişkilidir. Tam da bu nedenle eğitim, toplumumuzun vazgeçilmez, en önemli değerlerinden biridir.”

“İktidar, politikalarına öğretmenlik mesleğini itibarsızlaştıran uygulamalarla devam etmektedir”

Mevcut sistemde eğitim alanında hem öğretmenlerin hem öğrencilerin hem de velilerin birçok sorunla mücadele ettiğini belirten Bektaş, sorunları sıralayarak şu ifadeleri kullandı:

“Maalesef bugün, eğitim sistemimizin ve öğretmenlerimizin sayılamayacak kadar çok sorunu bulunmaktadır. 22 yıllık AKP iktidarında eğitim sistemi yerle bir edilmiş, öğretmenlerimizin var olan sorunlarına her geçen gün yenileri eklenmiştir. İktidar, politikalarına öğretmenlik mesleğini itibarsızlaştıran uygulamalarla devam etmektedir.

22yıllık AKP iktidarında; öğretim programları defalarca değiştirilmiştir. Yönetici atamalarında liyakat ilkesi yok edilmiş, 2014’te yaklaşık 50 bin yönetici görevden alınmıştır. Sözleşmeli öğretmenlik uygulamasına geçilerek, öğretmenlerin güvencesiz çalışmasının önü açılmıştır. 2002 yılında 68 bin olan atanmayan öğretmen sayısı, iktidarın yanlış politikaları nedeniyle bir milyona yaklaşmıştır.

“Öğretmenlerin çalışma ortamlarında, siyasi baskı ve mobbing artmıştır”

Mülakat uygulaması, seçim öncesi söz verilmesine rağmen kaldırılmamıştır. İktidarın, ‘Mülakatları mülakat gibi yapacağız’ diyerek çıktığı yolda binlerce öğretmenimiz haksızlığa uğramıştır. Farklı illerde farklı komisyonların mülakata girmesiyle objektif bir değerlendirme yapılamamış, bunun sonucunda iller arasında ciddi puan farkları oluşmuştur. Bunun karşısında iktidar, TRT aracılığıyla öğretmeleri ‘algı yaratmak’ ile suçlamıştır. Mülakat sonucunda hala atama içinde yer alsa dahi, sıralamada geriye düşen öğretmenlerimiz de hak kaybı yaşamıştır. Öğretmenlik Meslek Kanunu ile öğretmenlik mesleği basamaklandırılmıştır. Öğretmenlerimiz; ücretli, sözleşmeli, öğretmen, uzman, başöğretmen şeklinde farklı statülerde farklı ücretlerle çalıştırılmaktadır. Milli Eğitim Akademisi ile öğretmenlerin diplomaları yok sayılmıştır. Özel sektörde çalışan öğretmenler, taban maaş hakları ellerinden alındığı için, asgari ücrete mahkum edilmiştir. Öğretmenlerin çalışma ortamlarında, siyasi baskı ve mobbing artmıştır.”

“Tekin’in ifadeleri, ne eleştiri ne de ifade özgürlüğü olarak açıklanamayacak düzeydedir”

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin hakkında açıklamaları nedeniyle suç duyurusunda bulunulduğunu kaydeden Bektaş, şöyle konuştu:

“Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, göreve geldiği günden bu yana eğitim alanındaki uygulamaları ile eğitim sistemini zedelemeye devam etmektedir. Onun görev yaptığı süre boyunca, Mesleki ve teknik eğitim kapsamında çalıştırılan 11 çocuğumuz hayatını kaybetmiştir. ‘Mülakatları mülakat gibi yapacağız’ diyen Bakan, daha önce yapılan mülakatlardaki şaibeleri itiraf etmiştir. 20 bin öğretmen alımı için yapılan son mülakatlarda bin 100 öğretmenin sıralamasında değişiklik olduğunu belirterek, mülakat sistemindeki haksız uygulamaları gün yüzüne sermiştir. Haksızlığa uğrayan öğretmen sayısı, verilen bu sayının çok üzerindedir. Milli Eğitim Bakanı 16 Kasım 2024’te Batman’da; laiklik karşıtı söylemlerde bulunmuştur. Yusuf Tekin bakan olurken; Anayasamızın 81. maddesinde yer alan metni okuyarak ‘demokratik ve lâik Cumhuriyete ve Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı kalacağına’ dair ant içmiştir. Yusuf Tekin içtiği anda bağlı kalmayarak, laiklik ilkesini yalan ve çarpıtma ifadelerle hedef haline getirmiştir. Tekin’in ifadeleri, ne eleştiri ne de ifade özgürlüğü olarak açıklanamayacak düzeydedir.”

“Ataması yapılmayan 1 milyon öğretmenden 100 bininin bir yıl içerisinde ataması yapılacaktır”

CHP iktidarında eğitimde yürürlüğe konulacak uygulamalara da değinen Bektaş, şunları söyledi:

“Partimizin iktidarında eğitim sisteminin ve eğitim çalışanlarının bütün sorunları çözülecek, öğretmenler toplumdaki saygınlıklarına kavuşacaktır.
CHP iktidarında, öğretmenlerin tüm özlük haklarını içeren personel kanunu yapılacaktır. Uzman-başöğretmenlik sistemi kaldırılacak, aynı işi yapan ama farklı unvanlarla çalıştırılan öğretmenlik anlayışı son bulacaktır. Eğitimin siyasallaşması engellenecek ve öğretmenler üzerindeki antidemokratik uygulamalara son verilecektir. Kamuda ücretli, sözleşmeli öğretmenlik ayrımına son verilecek, kamuda çalışan tüm öğretmenler kadrolu olarak görev yapacaktır. Özel sektörde çalışan öğretmenler için taban maaş uygulaması başlatılarak, kamudaki öğretmenler kadar maaş almaları sağlanacaktır. Liyakat ilkesi Milli Eğitimde yeniden tesis edilecek, bütün yönetici atamaları bu ilkeye göre yapılacaktır. ÇEDES vb. uygulamaların önünü açan tarikat ve cemaatlerin uzantısı vakıf ve derneklerle yapılan protokoller iptal edilerek, okullarda öğretmenler tek yetkili kılınacaktır. Tüm öğretmenlere 24 Kasım Öğretmenler Günü’nde bir maaş ikramiye verilecektir. Öğretmenlerin insanca yaşayabilmeleri için, aylıkları ve ek ders ücretleri günün koşullarına uygun hale getirilecek, ek ders ücretleri maaş içine alınarak emekli aylıklarına yansıtılması sağlanacaktır. Eğitim öğretime hazırlık ödeneği bir maaş tutarında ve tüm eğitim işgörenlerine verilecektir. Ataması yapılmayan 1 milyon öğretmenden 100 bininin bir yıl içerisinde ataması yapılacaktır.”