CHP Adalet Buluşmaları toplantılarının ilki İzmir'de sonuç bildirgesinin okunmasıyla sona erdi

TAKİP ET

İzmir'de 'Şiddetle Mücadele' başlığı altında CHP tarafından düzenlenen Adalet Buluşmalarının ilk toplantısının sonuç bildirgesinde, 22 yıllık Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarında artan şiddet olaylarına bir çözüm bulunamadığı belirtilerek muhalefetin haklı uyarılarının da göz ardı edildiği vurgulandı.

(İZMİR) - İzmir'de “Şiddetle Mücadele” başlığı altında CHP tarafından düzenlenen Adalet Buluşmalarının ilk toplantısının sonuç bildirgesinde, 22 yıllık Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarında artan şiddet olaylarına bir çözüm bulunamadığı belirtilerek muhalefetin haklı uyarılarının da göz ardı edildiği vurgulandı. 

CHP Genel Başkan Yardımcılığı tarafından düzenlenen Adalet Buluşmaları toplantılarının ilki İzmir'de gerçekleştirildi. “Şiddetle Mücadele” başlığı altında Karabağlar ilçesinde Mustafa Necati Bey Kültür Merkezi'nde düzenlenen program sonuç bildirgesinin okunmasıyla sona erdi.

Muğla Milletvekili Cumhur Uzun, tarafından okunan sonuç bildirgesinde şu ifadelere yer verildi:

"4-9 Eylül günlerinde yapılan Cumhuriyet Halk Partisi İkinci Yüzyıl Değişim Kurultayında gerçekleştirdiğimiz Parti Programı Çalıştayımızda kurultay delegelerimizin, milletvekillerimizin ve parti yöneticilerimizin dört ana başlıkta görüşlerini aldık. Demokrasi ve adalet, sosyal refah, kapsayıcı kalkınma, dış politika ve ulusal güvenlik başlıklarında kurduğumuz masalarda ve Dijital Demokratik Katılım yöntemiyle tüm katılımcıların Parti Programımıza katkılarından yararlandık.

Adalet mücadelesi kararlıkla sürüyor

Bu kapsamda, her bir gölge bakanlığımızın koordinasyonunda yeni nesil katılımcılığı hayata geçirdiğimiz buluşmaları tüm Türkiyeʼde gerçekleştirme kararı aldık. Cumhuriyet Halk Partisi Gölge Adalet Bakanlığı olarak Adalet Buluşmalarımızın ilkini İzmirʼde, 'Şiddetle mücadele' konu başlığıyla gerçekleştirdik. İzmir, kadına ve çocuğa yönelik şiddeti görmezden gelmeyen, bu şiddetle nasıl mücadele edeceğini bilen ve aktif yurttaşlarıyla, politik çeşitliliğiyle tüm Türkiyeʼye model olabilecek bir kenttir. Büyük Önderimiz Mustafa Kemal Atatürkʼün annesini emanet ettiği İzmirʼde yurttaşlarımız, adalet için mücadeleyi kararlılıkla sürdürmektedir. Toplumda artan şiddet olaylarını değerlendirdiğimiz buluşmamızın öncesinde Cumhuriyet Halk Partisi İzmir ilçe örgütlerimizin, il örgütümüzün ve kadın kollarımızın görüşlerini, Genel Merkezimizde kurulan Adalet Politikaları Danışma Kurulu üyesi akademisyenlerin, avukatların, emekli yargı mensuplarının kıymetli akademik ve pratik katkılarını derledik. Konuyu yalnızca parlamenter siyasete emanet etmek yerine kendileri de elini taşın altına koyan sivil toplum örgütlerinin ve Baromuzun değerli temsilcilerini çalışmamıza dahil ettik.

"Yaygın bir dezenformasyon pratiğiyle kadın ve çocuk hakları hedef alınmakta"

Bugünkü toplantımızda, hepsinden önemli gördüğümüz katılım ise şiddeti bizzat yaşamış olan yurttaşlarımızın desteğiydi. Kendisi erkek şiddetine uğramış kadınlar, annesi öldürülmüş olan bir kız kardeşimiz ve yakını çocuk istismarına uğramış olan bir arkadaşımız bugün bizlerle beraber olmayı kabul ettiler. Sorunun bizzat muhatabı olmakla birlikte, adalet ve hukuk mücadelesi için gösterdikleri kararlılıktan dolayı kendilerine yürekten teşekkür ediyoruz. 22 yıllık Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarında ve 2017 Anayasa değişikliği sonrasında hayata geçen tek adam rejiminde artan şiddet olaylarına bir çözüm bulunmamış, uzman ve paydaşların desteği reddedilmiş, muhalefetin haklı uyarıları göz ardı edilmiştir. Ev içi şiddetle mücadele konusunda Türkiyeʼnin öncülük yaptığı ve İstanbulʼda imzaya açılmış olmasıyla gurur duyduğumuz Avrupa Konseyi Sözleşmesi, bir gecede Cumhurbaşkanı kararıyla hukuka aykırı olarak yürürlükten kaldırılmıştır. Kadına yönelik ve aile içi şiddetle mücadeleye dair ilerici bir metin olan 6284 sayılı Kanunʼa karşı sistematik bir saldırı organize edilmekte, yaygın bir dezenformasyon pratiğiyle kadın ve çocuk hakları hedef alınmaktadır. Her ne kadar iktidar temsilcileri bir cezasızlık algısından söz etseler de cezasızlık bir olgu haline gelmiştir. Uyuşturucuyla mücadele konusunda gerçek bir politika izlenmemekte, çabalar bireysel kalmakta ve organize uluslararası suç örgütlerine karşı etkili bir mücadele gösterilmemektedir.

"İstanbul Sözleşmesiʼni yürürlüğe koyacağız"

31 Mart seçimlerinde Türkiyeʼnin Birinci Partisi olan Cumhuriyet Halk Partisi olarak iktidarımızda İstanbul Sözleşmesiʼni yürürlüğe koyacağız. Şiddetle mücadeleyi yalnızca etkili yaptırımlarla değil, aynı zamanda önleyici tedbirlerin etkin bir şekilde uygulanmasıyla, kurumlar arasında koordinasyonun güçlendirilmesiyle ve eğitim sistemi dahil olmak üzere bütüncül politikalarla ele alacağız. Uyuşturucu sorunu konusunda kırmızı alarma geçeceğiz. Türkiyeʼyi uluslararası suç örgütlerinin rahatça hareket edebildiği bir ülke olmaktan çıkaracak, gençlerin ve çocukların sağlığını ve hatta canını hedef alan bağımlılık sorununa karşı her tür tedbiri alacağız. Özellikle gençleri ve çocukları, çoğunlukla kız çocuklarını ve genç kadınları hedef alan siber şiddetle mücadeleyi etkili tedbirlerle öncelikli kılacağız. İnternet ortamında ısrarlı takip, taciz ve siber cinsel suçların yaygınlaşmasıyla birlikte medyada ve sosyal medyada hakim olan cinsiyetçi söylemlerle de mücadele edeceğiz.

"Adaletsizliğin var bir çaresi onun da adı Cumhuriyet Halk Partisi"

Bugün devlet politikalarında terk edilmiş olan 'toplumsal cinsiyet eşitliği' kavramını benimseyerek, cinsiyet rollerinden arındırılmış, herkesin yetenekleri ve potansiyeli doğrultusunda kararlarını özgürce alabildiği bir gelecek için, toplumun özlediği huzura kavuşması için çalışacağız. Cumhuriyet Halk Partisi, başta çocuklar ve kadınlar olmak üzere herkesin güvende olduğu, ailenin güven ilişkisine dayalı ve güçlü olduğu, fakat kadının yalnızca aile içinde değil, bir birey olarak saygınlığının tanındığı, herkesin kendisini eşit hissettiği bir gelecek için tüm gücüyle çalışmaya devam edecektir. Tüm katılımcılara saygılarla sunar, kıymetli katkılarınız teşekkür ederiz. Adaletsizliğin var bir çaresi onun da adı Cumhuriyet Halk Partisi."