Adana'da depremde yıkılan Tutar Sitesi davası... Mahkeme, "sanıklar olası kastla yargılansın" talebini değerlendirecek

TAKİP ET

Adana'da 6 Şubat depremlerinde yıkılan ve 63 kişinin hayatını kaybettiği Tutar Yapı Sitesi davasının beşinci duruşması görüldü. Mahkeme heyeti, sanıkların mevcut hallerinin devamına karar verdi. Heyet, müşteki avukatlarının sanıkların "olası kastla" yargılanması talebinin ise bir sonraki duruşmada değerlendirilmesini kararlaştırarak duruşmayı 7 Şubat 2025 tarihine erteledi.

HABER: MEHMET OFLAZ

(ANKARA) - Adana'da 6 Şubat depremlerinde yıkılan ve 63 kişinin hayatını kaybettiği Tutar Yapı Sitesi davasının beşinci duruşması görüldü. Mahkeme heyeti, sanıkların mevcut hallerinin devamına karar verdi. Heyet, müşteki avukatlarının sanıkların "olası kastla" yargılanması talebinin ise bir sonraki duruşmada değerlendirilmesini kararlaştırarak duruşmayı 7 Şubat 2025 tarihine erteledi.

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde Adana'nın Çukurova ilçesi Yurt Mahallesi'ndeki Tutar Yapı Sitesi'nin C bloğunun yıkılması sonucu 63 kişi hayatını kaybetti. Adana Cumhuriyet Başsavcılığı'nca Tutar Yapı Sitesi'nin teknik uygulama sorumlusu ve inşaat mühendisi Cüneyt Akkaya, C bloğun zemin katındaki dairede tadilat yaptırdıkları ileri sürülen sanıklar Bekir Baloğlu ve oğlu Osman Baloğlu hakkında "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan 22 yıl 6'şar aya kadar hapis istemiyle dava açıldı.

Adana 7'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya tutuklu sanıklar Cüneyt Akkaya, Bekir Baloğlu ve Osman Baloğlu bulundukları cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Müştekiler ve taraf avukatları da duruşma salonunda hazır bulundu. Duruşmada ilk olarak müştekilere söz verildi.

Müşteki avukatlarından edinilen bilgiye göre, duruşmada ilk olarak müştekilerin beyanları alındı. Apartmanda oturan Arzu Dalkılıç, sanıklar Bekir Baloğlu ve Osman Baloğlu'nun apartmandaki tadilat konusuna karşı çıkan eşini silahla tehdit ettiğini ileri sürdü. Dalkılıç, "Tadilatlar nedeniyle evimizin duvarlarında çatlamalar olmuştu. Çukurova Belediyesi'ne bu tadilatla ilgili şikayet dilekçesi verdik. Bu belgeyi istediğimizde bize olumsuz yanıt verdiler. Ben Çukurova Belediyesi'nden ve sanıklardan şikayetçiyim" dedi. Diğer müştekiler de sanıklar ve kamu görevlilerinden şikayetçi olduklarını söyledi. Müştekilerin ardından sanıklar savunma yaptı.

"Biz kimseyi tehdit etmedik"

Müşteki avukatları, sanıklara birleştirme yapılan katları ne zaman ve kimden satın aldıklarını sordu. Sanık Osman Baloğlu kendileri satın almadan önce kat birleştirme yapıldığını iddia etti. Baloğlu, savunmasında "Ben kiracımın yapmış olduğu tadilat sebebiyle 6 aydır cezaevindeyim. Ben tadilat yapılırken engel oldukları gerekçesiyle kimseyi tehdit etmedim. Ben bu dükkan ve daireyi yatırım amaçlı almıştım. Ben orayı sattıktan sonra yeni alıcısı olan mobilyacı ve diş polikliniği sahibi de tadilat yapmıştır. Suçlamaları kabul etmiyorum. Tahliyemi ve beraatimi talep ederim" diye konuştu. Diğer sanık Bekir Baloğlu da kimseyi tehdit etmediklerini ileri sürerek "Benim oğlum Osman Baloğlu seramik işleri için belediyeden basit tadilat izni almıştır. Ben binanın tadilat işlerinin tamamen dışında olan birisiyim. Suçlamaları kabul etmiyorum" dedi.

"Enkaza sıkıldığım için gittim"

Müştekiler de sanıklara, "Tutar Yapı Sitesi'nin enkazına neden gittiniz" diye sordu. Bekir Baloğlu'nun "Ekim Apartmanı'nda yeğenimi kaybettim. 4 gün enkaz başında bekledim. O sırada sıkıldığım için Tutar Yapı Sitesi'nin enkazına da geldim" yanıtına müştekiler, "Böyle vicdansızlık olmaz, pes artık" diye tepki gösterdi. 

Teknik uygulama sorumlusu ve inşaat mühendisi Cüneyt Akkaya ise binayı inşa eden kooperatifin üyesi olmadığını öne sürdü. 28 sene önce Tutar Yapı Sitesi'nin projesini üstlendiğini belirterek, "İnşaat bittikten sonra benim inşaata müdahale hakkım yoktur. 1998 yılından sonra ben bu binayı hiç görmedim. Ben projeye aykırı bir uygulama yapmadım. Ben görevim boyunca sorumluluğumu eksiksiz olarak yerine getirdim. Belli dönemlerde belediyeden gelerek buraya seviye tespit tutanağı bile tutuldu. Suçlamaları kabul etmiyorum. Tahliyemi ve beraatimi talep ederim" diye konuştu.

Duruşma 7 Şubat'a ertelendi

Müşteki avukatları sanıkların "olası kastla adam öldürme" suçundan ek savunmalarının alınarak cezalandırılmalarını talep etti. Sanık avukatları da müvekkillerinin suçlu olmadıklarını iddia etti. Cumhuriyet savcısı mütalaasında dosyadaki eksik hususların giderilmesini ve sanıkların mevcut hallerinin devamına karar verilmesini talep etti.

Mahkeme heyeti, sanıkların mevcut hallerinin devamına karar verdi. Heyet, müşteki avukatlarının sanıkların "olası kastla" yargılanması talebinin ise bir sonraki duruşmada değerlendirilmesini kararlaştırarak duruşmayı 7 Şubat 2025 tarihine erteledi.

"Adalet 'olası kastla' gelecek"

Tutar Apartmanı'nda yakınını kaybeden müşteki avukatı Gülsüm Özdoğru, duruşmayı ANKA Haber Ajansı'na değerlendirdi. Özdoğru, şöyle konuştu:

"Mahkeme heyeti 'olası kastla adam öldürme' suçundan ek savunma almayı bir sonraki celsede değerlendirmeye karar verdi. Talebimizin reddedilmemesi bizim için çok güzel, mahkeme talebimizi değerlendirecek. Bu ülkede artık birşeyler değişmek zorunda ve değişecek. Baloğulları tadilat ile ilgili her ifadelerinde suçu başkasına yıkıyorlar. Mahkeme heyetinin bu bariz çelişkileri farketmeme imkanı yok, ifadeleri adeta evrildi. Adalet 'olası kastla' gelecek."